MEHMET ÖNDER - ALDI SÖZÜ ANADOLU
Anadolu’da Kilim Demek:
Her yazı bir düşünceyi anlatır. Anadolu insanı yazıdan yoksun olunca, düşüncelerini kendine özgü şekiller ve renklerle dile getirmeye çalışmış, bu şeklileri, renkleri, halısına, kilimine, yağlığına, çorabına işlemiştir. Her renkte, dileğini ve özlemini belirtmiştir.
Anadolu’nun kilimleri bir renk sofrasıdır. Aynı zamanda doğaya karışmış, doğanın çocuğu Anadolu kadınının alın yazısı, çilesidir.
Her yörenin kendine özgü bir kilimi vardır. Renkler ve desenler, bir gelenek zincirinde yüzyıllara ulaşır. Her çizginin dili aynıdır, anlamı başka… Anadolu’da kilim demek özlemi, inancı, sevgiyi, ilmik ilmik, renk renk dokumak demektir.
Bir gün bir Yörük beyi, çadırının önüne atılmış bir kilimi görür ve hemen kilimi dokuyan kızı ile babasını buldurtur. Kilimdeki desenlerden, babasının kızını istemediği birisine vermek üzere olduğunu anlamıştır. Adama armağanlar verir ve kızını sevdiği genç ile evlendirmesini söyler.
İşte böyle. Kilim, onun dilinden anlayanlar için yerine göre bir dilekçe, bir mektup olur.
Bülbülüm şakı beni
Mektubum oku beni.
Aşktna oldum yumak
Kilimde doku beni.
Şu sevdadan bayıldım,
Seni gördüm ayıldım.
Geçtiğin yollara ben
Kilim oldum yayıldım.
Dolaştım adım adım
Dört bucağı taradım.
Gözlerinin rengini,
Kilimlerde aradım.
Anadolu’da kilim demek,
Hayata renk vermek ve tabiata hâkim olmak demek…
-------------------------------------------------------------------------
Anadolu’da Renkler Üstüne:
Sarı sevdanın şiddetini gösterir. Yeşil murattır, sevgiliye ulaşır. Mavi umuttur. Beyaz mutluluğu, siyah üzüntüyü söyleşir.
Al giyenin gönlü dolu,
Mor giyenin çoktur malı…
Pembeye .gönlüm akmaz,
Turuncuya kimse bakmaz..
Anadolu kadını bu renkleri hep doğadan, bitkilerden elde eder. Birçok köyün, kasabanın yanı başında Boyahk denen tarlalar vardır. Boya bitkileri özel olarak bu topraklarda yetiştirilir.
Gökkuşağı Anadolu’da bir efsane kaynağıdır.
---------------------------------------------------------------------
Anadolu’da Konukseverlik Gelenekseldir:
Anadolu konukseverliğinin kökleri tarihin derinliklerindedir.
Anadolu’nun konukseverliği üzerine söylenecek çok söz, anlatılacak çok hikâye vardır.
Konuğa İkram; Yeryüzünde mutfağı bu kadar çeşitli, Türkler gibi bir millet az bulunur. Bir yemek uzmanı, 82 çeşit çorba yapıldığını saptamış.
Konuk odalarında konuğun önüne dizi dizi yemekler geldikten sonra, kahveler, çaylar içildikten sonra, söz sohbet faslı başlar. Böylece, köyde yaşayanlar konuklan sayesinde, diğer yörelerde yaşayan insanlar hakkında bilgi sahibi de olurlar.